Merhaba,
Geçtiğimiz hafta 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü’ne atfen yazıyorum.Bu konuyu
yazmadan geçemedim.
Kız çocukları sahibi olarak, gözlerimin önünde büyüyen masum bir hayatın, dünya
üzerindeki adaletsizliğe nasıl direndiğini görmek kadar acı bir şey yoktur. Kız çocukları
sadece bir evlat, bir kardeş değil; geleceğin güçlü kadınlarıdır. Onlar için adalet aramak,
onların haklarını savunmak, hem bir ebeveyn olarak hem de bir insan olarak en büyük
sorumluluğumuzdur. 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü’nde, kızlarımızın hak ettiği
adaleti, eşitliği ve özgürlüğü bir kez daha yüksek sesle dile getirdik.
Kız çocukları dünyada ve ülkemizde eğitim hakkından mahrum bırakılıyor. Zorla
evlendiriliyor, taciz ediliyor, şiddete maruz kalıyor ve hatta öldürülüyor.
Birleşmiş Milletler verilerine göre dünya genelinde 132 milyon kız çocuğu okuldan uzak
kalıyor. Bu rakam, sadece bir sayı değil, hayallerin, umutların ve potansiyelin kaybolduğu
hayatlar demek. Eğitim hakkı elinden alınan her kız çocuğu, geleceğin güçlü
kadınlarından birinin kaybı demektir.
Eğitim, bir kız çocuğunun en temel hakkıdır. Eğitim, onlara sadece bilgi vermekle kalmaz,
aynı zamanda onları güçlü, bağımsız ve kendine güvenen bireyler haline getirir. Ancak ne
yazık ki, dünyanın birçok yerinde olduğu gibi Türkiye’de de kız çocukları eğitimde
eşitsizliğe maruz kalıyor. Okula gitme oranları düşük, okula devam edenlerin ise çoğu
sosyo-ekonomik baskılar nedeniyle erken yaşta evlendiriliyor. Bu kız çocukları, büyüyüp
hayallerini gerçekleştirme şansı bulamadan, hayatın ağırlığı altında eziliyor.
Dahası, kız çocukları taciz, şiddet ve hatta ölümle karşı karşıya kalıyor. Her gün dünya
genelinde milyonlarca kız çocuğu cinsel taciz ve şiddete maruz kalıyor. Küçük bedenler,
büyük acılar taşıyor. Bu çocukların yaşadığı travmalar, onların geleceğini karartıyor ve
hak ettikleri adaletten mahrum kalmalarına neden oluyor. Bir anne olarak, her gün
kızlarımın güvende olmasını dilerken, aynı acıyı yaşayan diğer kız çocuklarını
düşünmeden edemiyorum. Onların güvenliği, hakları ve özgürlüğü için sesimizi daha
güçlü çıkarmamız gerekiyor.
Adalet… Kız çocukları için en temel insan hakkı. Ancak bu hak, ne yazık ki çoğu zaman
göz ardı ediliyor. Kız çocukları, eşit eğitim hakkı, şiddetten uzak bir yaşam ve özgürce
büyüyebilme hakkı için mücadele ediyor. Onlar, sadece hayatta kalmak için değil, aynı
zamanda kendi potansiyellerini gerçekleştirebilmek için de adalet arıyor. Bizler ise onların
bu haklarını savunmak zorundayız. Kız çocukları, geleceğin mimarlarıdır; onları
koruyamazsak, adaleti sağlayamazsak, bir toplum olarak geleceğimizi de kaybederiz.
Bugün kızılarımın gözlerine baktığımda, onlara güvenli ve adil bir dünya bırakmak için
mücadele etmem gerektiğini biliyorum. Tüm kız çocukları için, taciz ve şiddetten uzak,
adalet ve eşitlik dolu bir dünya yaratmak bizim elimizde. Unutmayalım ki, kız çocuklarına
verdiğimiz eğitim, onların sadece hayatını değil, toplumun da geleceğini şekillendirir.
Kız çocukları güçlü kadınlar olacak; adaletle, eşitlikle, haklarıyla…
Sağlık ve Sevgiyle Kalın.
Şeref Taylan Berber
13 Ekim 2024
Leave Your Comment